
Hipoglisemi
Tip 1 diyabetin en önemli akut komplikasyonlarından biri hipoglisemidir. Kan şekerinin 55-65 mg/dL’nin altına düşmesiyle ortaya çıkar ve nedenleri arasında fazla insülin veya oral antidiyabetik kullanımı, öğün atlama, yetersiz besin alımı, mide boşalmasının gecikmesi, ishal, kusma, alkol tüketimi ve adet dönemi yer alır.
Diyabette Beslenme Amaçları
Diyabetli bireylerde beslenme, kan şekerini dengede tutmayı, kilo kontrolünü sağlamayı ve komplikasyonları önlemeyi hedefler. Sağlıklı besin seçimi, düzenli öğünler ve fiziksel aktivite ile metabolik denge korunur. Beslenme tedavisi, kişisel ve kültürel faktörler göz önünde bulundurularak planlanmalıdır. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, 2025 yılında 300 milyondan fazla diyabetli birey olacağı tahmin edilmektedir.
Enerji: Günlük enerji ihtiyacı; yaş, fiziksel aktivite, büyüme ve gelişim gibi faktörlere göre belirlenmelidir. Diyabetli bireylerde enerji kısıtlaması genellikle yanlış bir yaklaşımdır. Özellikle büyüme dönemlerinde, ağır hastalıklarda veya ketoasidoz sonrası enerji alımı artırılmalıdır. Ancak, fazla kilo ve insülin kullanımı insülin direncini artırarak obezite riskine yol açabilir. Bunu önlemek için beslenme öyküsüne göre günlük kalori alımı 250-500 kalori azaltılabilir. Kilo kaybı sağlandığında, insülin ihtiyacı azalır ve glisemik kontrol iyileşir.
Karbonhidrat: Diyabetli bireylerde karbonhidrattan gelen enerji oranı, beslenme alışkanlıkları ve kan glikoz-lipid düzeylerine göre değişir. Günümüzde karbonhidrat kısıtlaması önerilmemekte, günlük enerjinin en az %50’si karbonhidratlardan sağlanmalıdır. Asıl önemli olan toplam enerji alımıdır. Karaciğer, farklı besin öğelerinden glikoz üretebilir, ancak karbonhidrat alımı yetersiz olduğunda kan lipid ve kolesterol seviyeleri yükselerek kalp hastalığı riski artabilir.
Karbonhidrat tüketimi öğünlerde benzer olmalıdır, öğünlerdeki karbonhidrat türünden ziyade öğündeki toplam karbonhidrat miktarı önem taşımaktadır. Kan şekerinin yükselmesine tüketilen karbonhidrat cinsinden çok, gereksinmenin üzerinde karbonhidrat tüketimi neden olur. Şeker kontrol etmek zorunda olduğumuz tek karbonhidrat kaynağı değildir. Şeker içeren besinler daha fazla karbonhidrat içeriyorsa kan şeker düzeyi yükselecektir. Bu nedenle şeker içeren besinler diğer sağlıklı besinler ile birlikte tüketilmelidir. Ayrıca aşırı miktarda tüketilen pirinç, makarna, ekmek, meyve veya diğer karbonhidratlı besinlerin de kan şekerini yükseltebileceği unutulmamalıdır. Öğünlerdeki karbonhidrat miktarı mümkün olduğunca günden güne sabit kalmalıdır.
Posa: Bitkisel kaynaklı yiyeceklerin insandaki sindirim enzimleri tarafından parçalanmayan kısımları olarak tanımlanan posa, çözünür ve çözünmez posa olarak iki gruba ayrılır. Kolon kanseri gibi birçok gastrointestinal hastalığın önlenmesinde ve tedavisinde çözünmez posa (buğday kepeği, hemiselüloz, lignin) tüketimi önemlidir. Çözünmez posa sindirimi desteklerken, çözünür posa mide boşalmasını geciktirerek karbonhidrat emilimini yavaşlatır ve kan lipit seviyelerini iyileştirir. Günlük 20-35 g posa tüketimi önerilir. Diyabetliler için kepekli ekmek, bulgur, kabuklu meyve, bol sebze ve haftada 3-4 porsiyon kuru baklagil içeren bir diyet, posa alımını artırarak kan şekerini dengelemeye yardımcı olabilir.
Protein: Proteinler organizmanın her türlü işlev ve reaksiyonunda rol almaktadır. Proteinler emilimleri sırasında kan şekerini karbonhidratlar kadar yükseltmedikleri ve yağlar kadar çok enerji sağlamadıkları için diyabetli kişilerin diyetinde yeterli miktarlarda bulunmalıdır .Proteini hem hayvansal hem de bitkisel kaynaklardan sağlanmalıdır. Toplam protein alımı eğer proteinler bitkisel kaynaklı ise bir miktar arttırılabilir. Büyüme gelişme söz konusu olduğundan, elzem aminoasitlerin yeterince sağlanabilmesi için verilen proteinin en az % 50’si hayvansal kaynaklı olmalıdır.
Yağ: Diyabetli bireylerin aterosklerotik hastalık gelişme riskleri, genel popülasyona göre önemli derecede yüksektir. İyi kontrol edilmeyen T1DM’lu bireylerde plazma lipid ve lipoprotein konsantrasyonları yüksektir ve DM, koroner arter hastalık riskini 3-4 kat daha arttırmaktadır. Diyabetli bireylerin beslenme programında yağlarla ilgili temel hedef doymuş yağ ve kolesterolü kısıtlamaktır.

Comments